Ana içeriğe atla

İnsan | Hayat | Bilmece

Yaşanıldıkça girift sokaklarında kaybolunan fakat bir o kadar da keşfe açık bir sahnedir hayat. Öznesi kendimiz olsak da cümlenin diğer öğelerini belirleyemediğimiz bir sahne bu.

Ne zaman, nerede, kimle ve nasıl yol yürüyeceğimizin de çok belirli olmadığı bir bilmeceyi adına ömür denilen zamanda  yaşarken çözmeye çalışsak da '-tam anlamlı bir cümle kurduk' dediğimizde, sahne ışıklarının kapanmasıyla afalladığımız bir tiyatro desem yeridir.

İmtihan dünyasıdır bu hep bir şeyle sınanırız da öznesi kendimiz olan cümlenin yüklemi de hiç çalışmadığımız yerden çıkar. Bazen o kadar karmaşık bir hale gelir ki çözebilene aşk olsun. Bazen de engin denizler gibi görürüz ufkumuzu ve derin bir nefes alarak kendimizi mutlu edecek uğraşlara sararız.

Karmaşık ve zor olduğu anları aşmak için uğraşan, şairin tabiriyle 'geceye yenilmeyen insana; ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.' Rahat ve emin olduğumuz anlarda ise mayasının gereğini yapar insan. Fırtınalı sabahlarını düşünmeden hareket eder ve genellikle unutur sınandığı günleri. Cümlenin ögeleri dedik ya işte böyledir hayat. Özne hep kendimiz, yüklem belirsiz, tümleç edilgen ve değişken...

Kaderi dilimizden düşürmeyiz iyi kötü günümüzde. Yaşamak gereklidir sadece zahiri görebilmek ve olanı anlayabilmek için. Olanda hayır olduğunu bilerek yaşamak ne güzeldir. 'Karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran Rabbe' (Felak-1) sığınmak ne güzeldir...

Cümledir kurduğumuz hayatta. Kiminin cümlesi kısa, kiminin uzun Kimi bir sabah vaktinden kuşluk vaktine kadar yaşar. Kimi öğlen, kimi akşam...Kiminin cümlesi afili fakat anlamsız, kiminin cümlesi kısa fakat vurgulu ve etkilidir.

Tanımı yoktur insanın. Kimisi hayvandan aşağıyken kimisi melekten üstündür. Hayvan dedimse yanlış olmasın. Hayvan da bir seviyedir. Alçak ile çukurun farkı gibi yani. Bir kalbi olduğunu unutup tamah ettiği zaman geçici heveslere ki bu hevesler rüya gibidir. Dev aynasında görür insan kendini. Gücünü dağları yürütecek, kudretini yeri delecek sansa da hüküm kesindir 'Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma!' (İsra-37).  Hastalık ya da ölümün kapısını çaldığı an anlasa da bütün gerçeği iş işten çoktan geçmiştir. 

Bir kalbi olduğunu unutmadan hareket eden ve iyilik üzere yaşamaya çalışanın ise işi daha zordur. Kimisi uysal koyundur diyerek başını kesmeğe, kimisi de yumuşak huyludur diyerek eziyet etmeye çalışır. Baş vermeden yaşamak gayesiyle gücünü ve kudretini doğru kullanan iyi fıtratlı insanın ömrü ise genellikle kötüyle uğraşla geçer. 

İnsanı anlatırken zamana ve mekana değinmeden olmaz. Kendisinin seçmediği bir coğrafyada karşısına çıkan ailesinin yanında (ki şanslıysa) gözlerini açtığı dünyası ya cennetine ya da cehennemine evrilebilir. Mekanın zamanla bütün olduğu bu kıyasta savaşa veya barışa doğmuş olabilir insan. İyilerin içinde ya da kötülerle beraber büyüyebilir. Burada genetik kodlarımıza hiç girmeyeceğim. Çünkü bu da bambaşka bir boyut katar hayata. Başta dedik ya yaşanıldıkça kaybolunan ve keşfe açık bir sahne olan hayat burada başlar. Buna mekanı da ekleyin bakın girift oldu mu olmadı mı? Gerisini siz düşünün. 

Çok bilinmeyenli denklem gibidir insan. Çözdüm diyen yanılır. tanıdım diyen aldanır.  Bu yüzden birisiyle yola çıkacağınızda, ortaklık edeceğinizde,  ahbaplık edeceğinizde, önemseyeceğiniz,  yadırgayacağınızda iyi düşünün derim. Yeniden ifade edecek olursak cümlenin ögeleri dedik ya işte böyledir hayat ve insan. Özne hep kendimiz, yüklem belirsiz, tümleç edilgen ve değişken...

Yorumlar

Blogdaki Popüler Yayınlar

Bilim : Sanat : Toplum :

Toplumun Gelişmesinde; Bilim mi Sanat mı Daha Önemli ? Jean Jacques Rousseau tarafından 1750 yılında yazılan ''Bilimler ve Sanatlar Hakkında Nutuk/Söylev'' kitabındaki yazarın görüşü, az sonra okuyacağınız satırlardaki şahsi görüşlerime tam olarak uyuşmuyor diyebilirim. Toplumların gelişmesinde bilim ve sanat konularının rollerini eğer merak ediyorsanız hep birlikte merakımızı giderelim, ne dersiniz? Rousseau kitabında; bilimin ve sanatın insanları boş uğraşlara yönelttiğini ve erdem kavramını bitirdiğini söylüyor. Bilimin artması ve sanatın çoğalmasıyla yöneticilerin, askerlerin erdemlerini yitirmesi ve ahlaklarının bozulmasına sebep olduğunu anlatıyor.  Bu yüzden bozgun ve yenilgilere uğranıldığından bahsediyor. Hatta bir yerde ''…bize birçok bilim öğrettiniz, yüksek bilgilere ulaştırdınız; ama bütün bunların hiçbirini bize öğretmemiş olsaydınız yeryüzünde daha az mı kalabalık olacaktık?  Daha kötü mü yönetilecektik? Daha az güçlü, daha az sağlıklı, daha

Ruhunuzun bir tarafı, bırakınız 'Çocuk' kalsın !

' A nnesi gül koklasa, ağzı gül kokar' diye özetlese de şair, biz  anlatalım istedik. 'Çocuk' konusunu...                                                            ' Masum ' kimdir deseler, hemen aklımıza ilk olarak 'çocuk' gelir, öyle değil mi?  Tabii ki öyledir. Tüm çocuklar masumdur çünkü. Asya'dan Afrika'ya kadar dünyanın her köşesindeki çocuk kalbi olabildiğince masum çarpar.  Peki çocuğun minicik kalbine sığdırdığı dünyalar kadar masumiyet   neler oluyor da çocuk  büyürken  azalıyor dersiniz?  Neler oluyor da dünyada olabildiğince kötü insanlar, bunca masum çocuk varken hala kötü kalabiliyor? Bu soruların muhtelif cevapları olsa da bizim ortak bir temennimiz vardır. Bir çocuk büyürken, beyni ve kalbindeki masumiyet azalmamalı, aynı zamanda içindeki küçücük çocuğa ait ruh, hep biraz çocuk kalmalıdır.👍  Yoksa etrafındaki acımasız dünyada ne kendisine yapılan haksızlıkları unutabilir. Ne de hataları ve ihanetleri atlatabilir.... Sabah se
EŞ ZAMANLI İNTERAKTİF UYGULAMALAR PROJESİ  “ VÜCUDUN SENİNDİR ONU KORU ” “ SANAL ÂLEMDE GERÇEK GÜVENLİK ” PROJELERİ ÖRNEKLEMİ İLE ANLATIMI 2017-MERSİN Proje Koordinatörü: Ahmet YALKIN / Mezitli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürü MEZİTLİ İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ STRATEJİ GELİŞTİRME BİRİMİ PROJE GEÇMİŞİ ( 2015-2017) 1. Vücudun Senindir Onu Koru Projesi ( Mersin ili geneli / 360000 Öğrenci ve Öğrencilerin Velileri) 2. Sanal Âlemde Gerçek Güvenlik Projesi ( Mersin ili geneli / 360000 Öğrenci ve Öğrencilerin Velileri) 3. Mezitli – Eğitim Liderleri Akademisi ( Cumhurbaşkanlığı Protokol Eski Uzmanı / İhsan ATAÖV’ün katılımlarıyla  / İl genelindeki eğitim yöneticilerine ) 4. 2015 KA101 AB Projesi –( Kaynaştırma Öğrencilerine Yönelik /125000 € Hibe Bütçeli ) 5. 2016 KA101 AB Projesi – (Mültecilere Yönelik / 88512 € Hibe Bütçeli ) 6. 2017 KA101 AB Projesi –( Ortaöğretim Kurumlarında Erken Okul Ter