İfade dünyamızın anlam kazanmasını sağlayan trenin nahif vagonlarıdır kelimeler. Kelime vagonlarının oluşturduğu cümle katarlarının birbirine bağladığı her şey bizi ifade eder.
Kelimelere yüklediğimiz anlamlarla kurulan cümleler ifadelerimizdeki; açık, duru ve keskin hatlarla duygularımızı taşır karşımızdakine.
Anlam yüklediğimiz kelimeler farklı farklı olabilir. Ben üzerinde en çok düşünüp kafa yorduğum bazı kelimeleri aşağıda sizlerle paylaşarak kendimi ifade etmeye çalıştım.
Dolunay
Aynı gökyüzü kiminin hasretinin, kiminin vuslatının çatısı. Bazısı gam çekip ağlarken bazısı güler. Aç ile tokun, dost ile düşmanın, haklı ile haksızın aynı gökyüzünün kapsayıcılığı altında, aynı ay ışığını izlemesi ne garip şey. Sevda türküleri söyleyenler ile dert çekip inleyenlerin aynı zaman ve mekanı paylaştığını düşündüğümde derin bir hüzün kaplıyor benliğimi. Gariban yüreğime fazla geliyor bu haller. Gözlerimi kapatırken maddenin anlamsız gerçeğine mananın dehlizlerle kaplı sırrını düşünmeye başlıyorum.
Tabi sakince...
Kalem
Kalem yazarak tüketir mecalini. Yazdıklarının önemi okuyana göre değişse de kendi benliğini yok etmeden üretemez kalem. Kalem tutan elin mahareti ve zihin dünyası kağıtla buluşunca şiir, roman veya mektup oluverir yazılanlar. Kaybetmek için sevmek ve yürek gerekse kalem için de tükeniş şart. Tabi yüreklice...
Gerçek
Aynada görünenin aksi gerçek, kendi sahtedir. Yerini yönünü bilmeyenin tarif ettiği adres gibi şaşar bazen gerçek. Bazen de hiç ummadığın bir yerden yüzüne vurur şaplak gibi. Doğru bir sahtenin bileği eğri bir gerçeği bükebilir. Ama doğru bir gerçeğin bileği bükülmezdir.
Tabi hakikat üzere...
Masal
Binbir gece yaşanılanı da vardır, bir göz açıp kapama vakti süreni de. Kimi gerçekte yaşar masalını değerini bilmez. Kimi düşünde gezinir durur. Düşleyen arar da bulamaz masalının kahramanını. Masalını yaşayana yanıbaşındaki kahraman yapmacık gibi görünür. Anlatanı, kahramanı, sürpriz sonları çoktur masalların fakat bir gece vakti kızına masal anlatan babanın yüreğindeki sıcaklığın etkisiyle dalınan rüyanın rengini hiçbir masal veremez.
Tabi sevgiyle...
Acı
Bir orman gibidir acı. Karanlık yolları yalnızlıklara, hasrete, ölüme, çileye çıkar. Yolda kalan insanı büyütür bu orman. Filizlenir bazen acı kök salar dalımıza yaprağımıza. Felç eder, kanser gibi sarar. Her şeyin sonu gibi gelen bir yerde bir mümkün siler atar tüm acıları. Hayatın yakın planda sunduğu trajediyi bir uzak plan yıkar. Rahat bir nefes tazeler bedeni ve göğe yükselen bir dua ile yıkanır tüm acılar. Acının merhemi kanatanda, yaranın mümkünü yarındadır.
Tabi inançla...
Zaman
Mekanın öp öz kardeşidir. Aynı zemberekteki kurulu düzenin iki çarkından birisidir. Günlük güneşlik günlerinde ömrümüzün koşaradım ilerler. Karlı boranlı günlerinde kımıl kımıl. Küçükken bir an evvel geçsin diye beklediğimiz yıllar büyüdükçe hemen geçmesin diye ümit ettiğimiz anları biriktirir. Hayat an'ların bütünü ise zaman da hayatın, geçmişin ve geleceğin toplamıdır. Doğru zamanda doğru yerde bulunana kazandırdığı gibi, yanlış zamanda yanlış yerde durana da kaybettirir hayat. Zamanın acımasız çarkının eskittiği birçok şeye gerçek aşk dahil değildir.
Tabi kalple...
İnsan
Bilinen ve bilinmeyen tüm tanımlarının hepsidir insan. Prometheus efsanesinin hatırlattığı gibi tüm hayvanların birer güçlü özelliği baskınken insanda durum farklıdır. Aynı zamanda çok güçlü ve erdemli olabileceği gibi çok zayıf ve yardıma muhtaç da olabilir. Can barındıran yüreği bazen yufka, bazen katıdır. Canlı olması yaşaması anlamına da gelmez. Yaşayan ölü formunda milyonlarca insan vardır. Sevmeyen, hissetmeyen, çalışmayan, okumayan, mutlu olup mutlu etmeyene yaşıyor denilir mi?
Medeniyet için sanat,
Sanat için estetik,
Estetik için güzellik,
Güzellik için zarafet,
Zarafet için ruh,
Ruh için kalp,
Kalp için insan olmak gerekir.
Tabi gönülden...
Sağlıcakla, hoşça kalın.
Yorumlar
Yorum Gönder